Almanya'daki Türk Toplumu hakkında Ansiklopedik Bilgi

Katılım
24 Eki 2011
Mesajlar
339
Puanları
18
Almanya Türkleri
Vikipedi, özgür ansiklopedi

Almanya'daki Türk Toplumu

2006 Dünya Kupası için Berlin Neukölln'de elde hazırlanmış sembolik bir Alman-Türk bayrağı. 10.000 adet basıldığı söylenmektedir.



Almanya Türkleri 1960 ve sonrasında iş bulmak amacıyla gittikleri Almanya'da günümüze dek sayıları katlanarak yaşamışlardır ve şu anda 3'ncü nesile ulaşmışlardır. Almanya Türkleri heterojen bir gruptur. Türk Devleti bütün vatandaşlarını Türk olarak tanımladığı için, bu tanım içinde bazı farklı etnik kimlikleri de barındırır. Ancak bu grubun hemen hemen hepsi Türkçeyi ana dil olarak konuşur. Almanya'da, Kıbrıs, Suriye ve Balkanlar'dan giden, bu ülkelerin vatandaşlığında olan Türk kökenliler de bulunur.
1974 senesinde Almanya'nın petrol kırizinden sonra getirilen göçme yasağından sonra, Türk vatandaşları evlenme, aile birleşimi, kaçak veya ilticai sebeplerle yine de bir yollarını bulup gelmişlerdir. Alman devleti bunu takip eden senelerde, yeniden düzenlenen iltica, göçmen ve vatandaşlık yasaları ile bu akımı engellemek için yasal baraj koymaya çalışmışdır. İltica etmek isteyenlerin baş listesini bugüne kadar Türk vatandaşları çekmektedir.
Federal Almanya İstatistik Dairesinin 2002 sayılarına göre, Almanya'da yaşamakta olan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının sayısı 1.912.200 olarak verilmektedir. Bu sayılara 2002 sonuna kadar Alman vatandaşlığına geçmiş olan toplam 565.766 kişiyi de eklemek gereklidir. Bu durumda Almanya'daki Türk nüfusunun 2.477.966, buna istatiki bilgilerin güncel olmadığından yola çıkarak tahmini 100.000 daha eklersek, 2,5 milyondan fazla olduğu söylenebilir.
Almanya'ya ilk gittiklerinde 'misafir işçi' olarak adlandırılmışlarsa da, bu ülkede geçici olmadıklarını söylemek mümkündür. Bugüne kadar 620 bin Türk vatandaşı (Alman İstatistikler Dairesi) Alman vatandaşı statüsündedir. Alman vatandaşlığına geçiş ile Baden-Württemberg eyaleti "vicdani test" yasasını 1 Ocak 2006'da yürürlüğe koydu. Müslümanların namus cinayetinden eşcinselliğe, tartışmalı konulara yaklaşımını ölçen test, ayrımcı ve aşağılayıcı bulunuyor.

Demografi
Türkler Almanya'da hemen hemen her önemli şehirde yoğun bir şekilde yaşamakla birlikte, sanayi merkezlerinde sayıları daha yoğundur. Frankfurt, Berlin, Köln, Hamburg, Düsseldorf ve Münih Türk azınlığın yaşadığı Almanya şehirlerinin başlıcalarıdır.

Din
Heterojen bir grup olduklarι için mezhep farklılıkları da bulunmaktadır, Gayri müslim (Süryani, Yezid vs.) eski Türk vatandaşların çoğunluğu Almanya'ya ilticacı statüsü ile geldiklerinden ve bulundukları sosyal ve dini konumları sebebi ile en kısa zaman içinde Alman vatandaşlıklarına kavuşuyor. Bu yüzden Almanya'daki Türk toplumunun içinde herhangi bir faal faaliyet içinde değildirler.
Din ve camii Almanya'da yaşayan Türk toplumu için önemli bir rol oynamaktadır. Almanya'nın İslamiyeti resmi din olarak kabul etmediği ve özerk statüsü bulunmadığı için dernek kanunlarının verdiği imkânlarla dernek çatısı ve sıfatı altında düzenlenmekte. Satın alınan, bina, depo veya atıl fabrika binalarına yapılan düzenlemelerle dini ihtiyaçlar giderilmeye çalışılmaktadır.
Diyanet işlerinin desteklediği Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) organizasyonuna üye binlerce Türk vatandaşı vardır. Bu organizasyon Türkiye'nin anayasal düzenine bağlıdır. Bunun yanında diğer uçlara yönelik organizasyonlar olup, en başında Milli Görüş ile binlerce üyesi vardır. Alman Anayasayı Koruma Teşkilatı, Milli Görüşü devamlı izlemekte ve Alman Anayasayısını tehdit edici olarak sınıflandırmaktadır.
Almanya'da daha aktif olan bir Alevi toplumu bulunup, çeşitli şehirlerde bulunan Cemevleri ile sıkı bir organizasyona girişmişlerdir.
Bu zamana kadar birçok milletin dağılmış İslamî dernekleri 4 büyük İslam federasyonları altında toplanmışlar. Alman hükümetinin kendi karşılarında bir muhatap olacak İslam Kurulunun kurulabilmesi için 2007 senesinde toplanan 4 büyük İslami federasyon ortak çalışma ve adım atma kararı aldı. Bu kurul daha sonra Alman hükümeti ile ilk toplantısını Eylül 2006'da Federal İçişleri Bakanı Dr. W. Schäuble'nin büyük özverisi ile yapmıştır. Bu konferans 15 İslamî federasyon temsilcisi, 15 eyalet ve hükümet temsilcilerinden oluştu. Konferansta Alman müslümanlarla Ahmediye cemaati bulunmadılar. Alevi organizasyonunda bir İslamî toplum temsilcisi olarak davet edilmesi ve katılması da kayda değer bir bilgidir. Milli Görüş, "Siyasi İslam" tarzı sebebi ile konferansa çağırılmamıştır.
Konferansa katılan organizasyonlarin temsilcileri:

Bekir Alboğa, Mehmet Yıldırım, DİTİB
Ayyub Axel Köhler, Alman Müslümanları Merkez Kurultayı
Ali Kızılkaya, Almanya Cumhuriyeti İslam Kurultayı
Ali Toprak, Almanya Alevi Cemaati
Mehmet Yılmaz, İslami kültür merkezleri
İkinci Almanya İslam konferansı Mayıs ayının başında Alman hükümetinin başkanlığında toplanmış olup somut sonuçlar vermeden bitmiştir.

Dil
Almanya'daki Türklerin ana dili Türkçedir. Ancak yeterli derecede Türkçe öğrenemeyen göçmen çocuklarının Almanca öğrenmekte de sıkıntılar çektiği gözlenmektedir. Bunun sonucunda bugün Almanya Türkçesi diye tabir edilen, Türkçe ile bazı Almanca sözcüklerin karışımından oluşan bir lehçe söz konusudur.
Her iki dilin de diğerine göre daha kısa ve yerleşmiş sözleri olduğundan, insan aklı kendiliğinden en basit sözcüğe yönelir, yani en alışık olduğu sözcüğü telaffuz eder. Günlük hayatlarında karşılaştıkları kavramların pek çoğunun Türkçesini bilmemeleri ya da o an akıllarına gelmemesi de bu oluşuma yol açar.
Türklerin Türkçedeki yetersizliklerinin tek sebebi ebeveynler değildir. Bavyera eyaleti Türkçe derslerini bir ya da iki yıl içerisinde tamamen kaldırmayı planlamaktadır. Berlin'de okullarda Türkçe konuşulması yasaklanmış, Hessen'de ana dil eğitimi yürürlükten çıkarılmıştır. Almanya'nın uyum adı altında yürüttüğü bu politika, asimile edilmeye çalışıldıkları gerekçesiyle Türkler tarafından eleştirilmektedir.
Ancak Türk televizyon ve gazeteleri sayesinde dildeki bu biçimlenmeden etkilenmeyen ya da daha az etkilenen insanlar da vardır. Özellikle eğitim düzeyi daha yüksek olanlar, gerek Türkçeyi gerekse Almancayı daha düzgün konuşabilmektedirler. Ayrıca "23 Nisan Çocuk Şenlikleri" kapsamında okunan Türkçe şiirler, söylenen Türkçe şarkılar da çocukların Türkçesini pekiştirmektedir. Bu sebeple Alman okullarının Türkçeye daha kapsamlı yer vermesi ve hatta İtalyanca, İspanyolca ve Fransızca gibi seçmeli ders statüsüne yükseltilmesi talep edilmektedir.
 

&

Katılım
27 Eki 2010
Mesajlar
0
Puanları
63
Almanya'daki Türk Toplumu hakkında Ansiklopedik Bilgi

Elinize sağlık hocam çok ama çok teşekkürler...
 

Son mesajlar

Üst Alt